BİSİKLETLE BERN
Bern’e arkadaşım
Deniz’le beraber Luzern’de başlayan ve 1 saat süren bir tren yolculuğu ile
geldik. Bern dahaTren şehre girerken bizi büyülemeyi başardı.
Yaklaşık 130 bin nüfusuyla Bern, İsviçre'nin dördüncü büyük şehri ve İsviçre’nin başkenti,
ayrıca Bern kantonunun başkentidir. Almanca konuşulan Bern, 1191'de
"Berchthold V. von Zähringen" tarafından kurulmuştur. Şehrin kurulma hikayesine
göre kurduğu şehrin adını ilk avladığı hayvanın adını vermeyi karar vermişti.
Bu hayvan bir ayı olmuştu
ve ayının Almanca ismi olan "bär"'dan (okunuşu:Beer) şehrin ismi
"Bern" olmuştu. O yüzden şehrin simgesi “ayı” dır ve şehrin armasında bunu
görebilirsiniz. Şehrin çoğu yerinde ayı ile ilgili resim ya da figür
görülebilir. Hediyelik eşyaların pek çoğunda da bu simgeyi kullanmışlar.
Bern ve Aare Nehri (Fotoğraf alıntıdır.)
Zahringen kurduğu
şehir için çok korunaklı olanAare Nehri'nin U şeklinde yaptığı kavisinin içini
seçmişti.
Tren istasyonundan
çıkınca tarihi dokusunu korumuş diğer taraftan modern yüzü de olan, sıcak
atmosferiyle içimizi ısıtan bir şehir karşıladı bizi.
İstasyonun hemen
önünde büyük bir meydan var. (Bahnhofplatz) güzel ve hareketli bir cadde olan Neuengasse’den
geçerek Bärenplatz’a ulaştık. Burası uzunlamasına dikdörtgen şeklinde bir
meydandı ve İsviçre Federal Meclisi Binası’nın (Bundeshaus)önündeki hükümet
meydanı da (Bundesplatz) bu meydanın devamı şeklindeydi. Biz gittiğimizde bir
sürü standın açık olduğu meydan bir Pazar yeri görünümündeydi.
Deniz’le beraber Bärenplatz’da
bisiklet kiraladıktan sonra şehri keşfetmeye hazırdık.
Bisikletlerimizle
beraber ilk olarak İsviçre Federal Sarayı’na doğru pedal çevirmeye başladık.
1902 yılında yapımı tamamlanan Bundeshaus Bern’in en gösterişli binalarından
birisi. Önünde fıskiyeleriyle Bern’in sembolü olan bu binanın önünden geçerek
sol tarafındaki Bundesstrasse Caddesinden geçerek yola devam ediyoruz.
İsviçre Federal Meclis Binası- Bundeshaus
Bu cadde
bizi Aare nehri üzerinden geçen köprüye çıkarıyor. (Kirchenfeldbrücke) köprüyü
geçer geçmez karşımıza bir meydan çıkıyor. (Helvetiaplatz). Bu meydanda ilginç
binasıyla Bern Tarih Müzesi (Bernische Historische Museum) bulunuyor. Aynı
zamanda Einstein Müzesi’de burada bulunuyor. Ünlü fizikçi Albert Einstein 1903-1905
arasında 2 yıl Bern’de yaşamış.
Bern Tarih Müzesi
Bisikletle yola
devam ediyoruz. Bern, başkent olmasına rağmen küçük ve sakin bir şehir. Her taraf
yemyeşil. Evler genelde az katlı, balkonlarda, pencerelerde ve sokaklarda çiçekler şehre ayrı bir güzellik katıyor. Yollar
düzenli her yere bisiklet yollarından gitmek mümkün.
Bern de ne tarafa
giderseniz gidin yolunuz bir şekilde Aare nehrine çıkıyor. Aare nehri İsviçre’nin
en uzun nehri olup Ren Nehri’ne dökülüyor. Bern’de bir U çizip yoluna devam
ediyor. Aare nehri renk olarak harika bir renk tonuna sahip. Aare Nehri’nin Bernlilerin
hayatında önemli bir yer tuttuğu her yer de belli oluyor.
Aare Nehri ve Nydegg köprüsü
Nehir kıyısına inerken
Bisikletlerimizle Bern’in
arka mahallelerinde bir süre dolaştıktan sonra tekrar Aare nehri karşımıza
çıkıyor. Önümüzdeki Köprünün (Nydeggbrücke) hemen yanında Barengraben adı verilen ayıların
doğal ortamda yaşadığı bir yer var. Burası turistlerin oldukça ilgisini çeken
bir yer.
Hemen yanı başında Oldukça güçlü akan Nehire serinlemek için kendini
atan Bernliler akıntıyla beraber sürüklenerek nehrin tadını çıkarıyorlar. Diğer
taraftan nehrin kıyısında oturan gençlerden bazıları ayaklarını suya sokarken bazıları
da bir şeyler içerek sohbet ediyorlar. Ben
de nehre girmek istiyorum ayaklarımı sokuyorum.
Aare nehrinde yüzenler
Aare nehrinde rafting yapanlar
Aare nehri ve Münster
Nydegg köprüsü
üzerinden hemen alt tarafta bulunan ve bulunduğumuz köprüye göre oldukça
alçakta bulunan Untertor köprüsüne doğru bakınca inanılmaz bir manzara
karşımıza çıkıyor.
Aare Nehri
Nydegg Köprüsünden Aare Nehri ve tarihi Untertor köprüsü
Bern sokaklarında çiçekler
Bir süre bu manzaranın tadını çıkarıp bol bol fotoğraf
çektikten sonra Nydegg köprüsünden şehrin en önemli caddesine doğru çıkıyoruz.
Gerechtigkeitgasse ve bu caddenin devamı olan Krammgasse ve Markgasse her
tarafta rengarenk çiçeklerin ve şirin
binaların bulunduğu, İsviçre ve Bern bayraklarının asılı olduğu hediyelik eşya dükkanlarının
ve caddenin ortasında çeşmelerin olduğu kesme taşlarla döşenmiş caddeler.
Krammgasse ve arkada Zytglogge saat kulesi
Deniz ile beraber Krammgasse hatırası
Bern caddeleri
Caddeden
devam ediyoruz.Markgasse başlarken Buradaki meşhur saat kulesi Zytglogge karşımıza
çıkıyor. Bu saat kulesi yaklaşık 500 yıllık olup, bu kule hem saatin kaç
olduğunu gösteriyor, hem de haftanın günlerini, ayları, burçları ve ayın
hallerini de izlemenize olanak tanıyor.
Bern şehir
merkezinde tam 11 tane süs çeşmesi bulunmakta. Bunların birçoğu Marktgasse
üzerinde olup bu çeşmelerin hepsinden su içilebilmekte.
Bern'de caddelerde çeşmeler
Her anından büyük
keyif aldığımız bisiklet turumuz sonuna yaklaşmaya başlıyor. Şehir merkezine
ulaştığımızı anlayınca önce bisikletlerimizi teslim etmeye gidiyoruz. Oradan da
Tren İstasyonunun yolunu tutuyoruz.
Turumuz sona ererken Selfie
Bern’de
geçirdiğimiz harika bir günün ardından tatlı hatıralarla Bern’den ayrılıyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder